Örgütsel
güvenlik sorunu devrimci bir örgüt için her zaman en temel sorunlardan
biridir. Bu, devrimci bir örgütün karşısına maddi açıdan varlık yokluk
meselesi olarak çıkabilen bir sorundur. Siyasal mücadelede süreklilik
esastır. Siyasal mücadelenin sürekliliği ise, ancak sürekliliği korunan
bir örgütle sağlanabilir. Kurulu düzene karşı mücadele eden illegal
bir örgütün sürekliliğini koruması ise, örgütsel güvenliğe ilişkin
sorunlarda gösterebildiği başarı ölçüsünde mümkündür.
Örgütsel güvenlik sorunu kuşkusuz teknik değil, temelde siyasal
bir sorundur. Temelde kitlelerle birleşme, kitlelerin içinde erime,
kitlelerden kendine bir koruma duvarı oluşturma sorunudur. Ama yine
siyasal yaşamın kendi gerçekliğinden biliyoruz ki, sözkonusu örgüt
yeni bir örgütse, hele de devrimci siyasal mücadelenin durgun bir
döneminden geçiliyor ve böylesi dönemlerde devrimci bir örgütün
kitlelerle birleşmesi kolay olamıyorsa, bu durumda bu meseleyi kitlelerle
birleşme temelinde çözmek, ancak bir zaman ve süreç sorunudur. Ama
bu genel planda, stratejik bir bakışaçısı çerçevesinde böyledir.
Tam da bu noktada, karşımıza önemli bir sorun çıkmaktadır. Yeni
şekillenmekte olan bir örgütün kitlelerle buluşması, maddi bir güce
dönüşmesi ve kitlelerle örtünmesi bir süreç sorunuysa eğer, böyle
bir süreçte, böyle bir taktik gelişme evresinde (ki bu taktik gelişme
evresi yılları alabilir), örgütsel güvenlik sorunlarında ustalaşmak,
ayakta kalabilmenin çok temel, hatta belirleyici bir etkeni haline
gelir.
|