İçindekiler:

27 Ocak 2024
Sayı: KB 2024/02

Sınıf hareketi, seçimler ve bahar dönemi
Yerel seçimler ve reformist hayaller
"Yerli/milli" NATO'cular sadakat testini geçti
Kürt halkına karşı bitmeyen savaş ve kırılamayan irade
Sermaye devletinin "tetikçileri koruma" politikası
Kural ve kaide tanımaz keyfilik
Gerici-faşist rejimin suç dosyası kabarıyor!
Sarayın İBB Başkan Adayı açıklandı
"Mertçe" yapılan katliamlar.
Greif işgali izlememiz gereken yolu gösteriyor!
Solun MESS TİS süreciyle imtihanı
Sarp Tekstil'de yaşananlar ve ötesi!
Filistin sorunu ve direnişin sorunları
Irkçı-siyonizme sonsuz destek
Yemen'de zafer emperyalist saldırganların olmayacaktır!
Almanya anti-faşizmi "keşfediyor"!
Almanya eski kodlarına geri mi dönüyor?
"Kemiklerimizi kırabilirler ama direncimizi kıramazlar!"
"Çabamız kadın işçilerin mücadelesini büyütmek"
"Devrimi ve devrimci birikimimizi savunuyoruz"
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

 

“Yerli/milli” NATO’cular testi geçti

 

Son yıllarda faaliyet alanı “sarayın noterliği” ile sınırlandırılan Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), yine utanç verici bir karara imza attı. Elbette kararı 1100 odalı “yerli/milli” sarayında ikamet eden AKP şefi Tayyip Erdoğan aldı. Ancak bu kararın geçerli olması için TBMM’nin de usulen onaylaması gerekiyordu.

Sarayın istediği noterlik vazifesi AKP-MHP milletvekillerinin oylarıyla yerine getiriliyor. Diğer düzen partileri ise “önemli” saydıkları kararlar söz konusu olduğunda “noterlik şerefine” nail olmak için el kaldırıyorlar. Tıpkı emperyalist savaş aygıtı NATO’nun genişlemesi konusunda olduğu gibi.

Tayyip Erdoğan, “yeterince” at pazarlığı yaptıktan sonra İsveç’in NATO’ya katılım kararını imzalayıp meclise göndermişti. Ancak mecliste oylama aşamasında da pazarlıklar devam ettiği için, noter takımı saraydan gelecek direktifi bekledi. Emir meclise ulaşınca orada bekleyen “hazır kıta” hareketlendi ve 23 Ocak Salı günü kollar emperyalist savaş aygıtının genişletilmesi için kalktı.

“Yerli/milli” safsatası ile emekçilerin zihnini bulandıran AKP-MHP koalisyonu hem NATO’cu hem Amerikancı olduğunu bir kez daha ispatladı. Emperyalist barbarlara sadakat testi söz konusu olduğunda neredeyse firesiz bir şekilde tam puan alıyor “yerli/milli” dinci-ırkçılar.

Filistin davasını istismar etmek için nutuklar atan Tayyip Erdoğan, Gazze’de devam eden soykırım suçunun baş faili olan ABD-NATO cephesine hizmet ederek, kimin safında durduğunu dünyaya göstermiştir. Din istismarı ve şoven ırkçılık üzerinden siyaset yapan AKP-MHP koalisyonu, emperyalizmin “yereli/milli” Truva atı olduğunu yeniden teyit emiştir.

NATO’nun genişlemesi söz konusu olduğunda CHP’nin de dinci-faşistlerin kuyruğuna takılması dikkat çekicidir. Belli ki, bu düzen partisi de emperyalistlere hizmet söz konusu olduğunda diğerlerinden geride kalmak istemiyor. Emperyalist savaş aygıtının genişlemesinin desteklenmesi bir tür devlet politikası olduğu için, sözde sosyal demokratlar da noterlik için el kaldırmaya pek hevesli oluyorlar. Oysa ABD’nin hegemonya savaşında NATO’yu bir aparat olarak kullandığı dikkate alındığında, bu savaş aygıtı halen insan soyuna musallat olan en büyük bela durumundadır. Dolayısıyla bu aygıtın genişlemesine destek verenler, onun insanlığa karşı işlediği suçlara ortak oluyorlar.